ÖZAL etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ÖZAL etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ocak 2016 Cumartesi

MENDERES, ÖZAL, ERBAKAN VE “EKMEK İÇİN EKMEL BEY”…





MENDERES, ÖZAL, ERBAKAN VE “EKMEK İÇİN EKMEL BEY”…



Serdar Ant
 27.7.2014

Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP ve MHP Genel Başkanları’nın “çatı adayı” olarak piyasaya sürülen Ekmeleddin İhsanoğlu, bugüne kadar bir miting yaparak halkın karşısına çıkmaya cesaret edemedi, ama hazret mezar ziyaretlerine çok düşkün… O mezar senin, bu mezar benim dolanıp duruyor. Ziyaret ettiği mezarlar da Cumhuriyet Devrimi’ne en büyük darbeyi vurmuş, Türkiye’de yıllarca gericliğin ve emperyalizm işbirlikçiliğinin sembolü haline gelmiş siyasetçilerin mezarları…  

Örneğin 27 Mayıs Müdahalesi’nden sonra idam edilen Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ın anıt mezarları başında dua edip bu üçlüyü “onlar canları pahasına demokrasiyi kurdular” diye kutsayan İhsanoğlu, sonra şunları söylüyor:

"Bu ziyaretler bir vefa borcu. Türkiye 'de demokratik süreçte belirli bir noktaya geldiyesek, milletimizin verdiği bu şehitler sayesinde olmuştur. Adnan Menderes ve arkadaşları olmasaydı, Türkiye hiçbir zaman mutlakiyetten, diktatöryadan ve totaliter rejimlerden kurtulamazdı. Onların sayesinde demokrasi mücadelesi veriyoruz. Onları her zaman rahmetle ve minnetle anmamız lazım"

Böylece Atatürk ve İnönü dönemleri, İhsanoğlu’na göre “mutlakiyet, diktatorya ve totaliter rejim” oluyor! 1950’den 60’a kadar, on yıl boyunca milletin ensesinde boza pişiren Menderes dönemi ise “demokrasi dönemi”!

Daha sonra Turgut Özal'ın mezarı başına giden İhsanoğlu burada da yine dua ediyor ve Özal'ı parlatıyor. Özal’ın “Türkiye'nin yetiştiği en büyük insanlardan birisi” olduğunu söyleyen İhsnaoğlu, Tonton’u da şöyle tanımlıyor:

"Türkiye'nin en sevilen cumhurbaşkanı, en başarılı başbakanı. Türkiye'nin ekonomisini, sosyal yapısını değiştiren, Türkiye'de ceberruta, kibre karşı mücadele veren, 4 eğilimi birleştiren ve Türkiye'yi dikta rejiminin tasallutundan kurtaran adamdı"  

“Benim memurum işini bilir” diyerek rüşvet ve yolsuzluğu meşrulaştıran, “Anayasa bir defa delinmekle bir şey olmaz” diyerek hukuksuzluğu sıradanlaştıran, 12 Eylül rejiminin siyasi yasaklarını savunan, hanedanlarla, papatyalarla yoılsuzluğun kurumlaşmasında kilometre taşı rolü oynayan, dinciliğin devlet içinde örgütlenmesi için kapıları sonuna kadar açan, ABD’nin bir dediğini ikiletmeyen, faşist 12 Eylül darbesinin hizmetkârı Özal, böylece  “ Türkiye'de ceberruta, kibre karşı mücadele veren ” ve “ Türkiye'yi dikta rejiminin tasallutundan kurtaran adam ” oluyor!  

“ Kambersiz düğün olmaz ” derler. O zaman Erbakan Hocanın mezarı ziyaret edilmeden de olmaz! En sonunda Necmettin Erbakan'ın Merkezefendi'de bulunan mezarını da ziyaret eden İhsanoğlu, çıkışta yaptığı konuşmada Erbakan hakkında da şunları söylüyor:

"Rahmetli Erbakan Türkiye'de ezilmiş kitlenin, Anadolu'da kimselerin ilgilenmediği kitlelerle ilgilenmiş, onlara umut vermiş ve onları aktif siyasete katmıştır. Son kurduğu Refah Partisi'nden ayrılanlar da bugün 12 yıldır iktidara devam ediyorlar. Demek ki Erbakan hocanın Türk siyasetindeki etkisi halen devam ediyor. Bazıları inkar etmiştir ama Türk milleti vefakardır"

İhsanoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı seçimindeki rakibi Hoca’nın öğrencilerinden Recep Tayyip Erdoğan... İhsanoğlu’nun sözleriyle Hoca’nın kurduğu  “ Refah Partisi’nden ayrılan ” Erdoğanlar  “12 yıldır iktidara devam ediyorlar.”  Böylece “ Erbakan hocanın Türk siyasetindeki etkisi de halen devam ediyor. ” Çünkü, İhsanoğlu’na göre “Bazıları inkar etmiştir ama Türk milleti vefakardır.”

İhsanoğlu Erbakanı mı övüyor, yoksa Recep Tayyip Erdoğan’ı mı, anlayan beri gelsin!

Cumhuriyeti kuran ve kökleştiren Atatürk ve İnönü dönemleri için “mutlakiyet, diktatorya ve totaliter rejim” nitelemesinde bulunan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Cumhuriyet döneminin en gerici ve emperyalizm işbirlikçisi üç siyasetçisi için yaptığı övgü dolu değerlendirmeler bunlar işte!

Ve bazı dangalaklar hâlâ bu adamın “ Atatürk’le, laikle, Cumhuriyet’le sorunu ” olmadığını iddia edip “ halka gerçek dini ve dindarlığı ” anlatarak Erdoğan’ın elinden “din sömürüsü silahını almasını” ve “Tayyip’ten daha samimi ve dindar bir Müslüman olduğunu ispatlaması” gerektiğini savunuyorlar!

Ekmel Bey “ Şakşağı ” bu “ Yavşaklar ” olduğu sürece Menderes de Özal da Erbakan da huzur içinde uyuyacaktır, kimse merak etmesin!

27.7.2014

https://groups.google.com/forum/#!search/SERDAR$20ANT/kemalistizbiz/zIuLfOPPOmk/3LKa4TntSggJ